
İnsanın dedesi 102 yaşında ölünce ve 95 yaşında günün 8 saatini ayakta geçiren bir anneannesi olunca ister istemez ölememekten korkmaya başlıyorsun. Ben ne olacağım acaba diye düşünmekle geçiyor günlerin, ya da yaşlanınca bana kim bakacak. Hep temenniler sıralanıyor ardından; aklımı kaybetmeden öleyim istiyorsun, altıma kaçırmadan alsın allah beni. Yaşlanmak da zor yaşlanıp ayakta kalmak da. Ya ölüm o hepsinden zor işte, hele ki benim durumumda; baksanıza genlerim izin vermeyecek normal yaşlarda bir ölüme. Ne diyormuş annemin babannesi "3 gün yatak 4. gün toprak". 4. günde ölmüş kadın. Ben kaçıncı günde çağırsam ki ölümü?
Bu anektod çok tanıdık geldi bana, bir yaz günü güzel bir evin verandasında çok hoş bir sohbet eşliğinde yenen yemekleri anımsattı..çok güzel bir gündü vesselam.. :)
YanıtlaSil