21-22 Nisan Şampiyonlar Ligi

* İlk yarı 1.5 gol üstü *

Barcelona'da Iniesta iyileşti kadroda olması bekleniyor.

PSG'de stoper Thiago Silva ve Motta sakat. Başka bir eksikleri yok.

İlk maç 3-1 biterken gruplarda oynanan iki maçtan da çok farklı şekillenmedi. PSG'nin eksikliğini hissettiği orta alanda Veratti'nin savaşçı kimliğiyle kaptığı topları hücuma aktarabilecek bir oyuncuya sahip olmadıkları gibi genç Rabiot'un taç çizgisi kenarında Sergio Bosquets'e kaptırdığı topla ilk golü yediler. Diğer yandan hücum bölgesinde de Cavani ezdiği, kontrol edemediği toplarla da PSG'nin skor bulma şansını çok düşürdü. Oyunun diğer tarafında Barcelona'nın hücuma çıkmakta zorlanmadığı, bu sezonun barça'sının sık sık yaptığı gibi direkt oynayarak skoru arttırmayı başardığını gördük.

Bu maçta Barça adına rahatlık PSG'nin ofansif oynamak zorunda kalması olacak. PSG illa ki ya maçın başlarında ya da son bölümlerde risk alacaktır, bu anlarda Barcelona skoru yükseltme şanslarını elde eder. PSG adına da gol veya goller beklediğimi, ilk maçtakinin aksine hücumda daha organize bir görüntü verebileceklerini düşünüyorum. İlk yarısı 1.5 üstü bitebilecek bir maç bekliyorum.

Barcelona: Ter Stegen; Montoya, Pique, Mascherano, Alba; Busquets, Rakitic, Iniesta; Messi, Suarez, Neymar

PSG: Sirigu; Van der Wiel, Marquinhos, Luiz, Maxwell; Matuidi, Verratti, Rabiot; Lavezzi, Cavani, Ibrahimovic

Avrupa'dan oynama şansı olanlar için büro tahminime de buradan ulaşabilirsiniz;
http://perfect-bets.com/tips/joker-general-football-picks


* Real Madrid-Atletico Madrid *

Real Madrid'te Marcelo cezalı. Bale ve Modric sakatlıkları nedeniyle yoklar. Benzema ve Coentrao'nun durumları belirsiz.

Atletico Madrid'te orta alandan Mario Suarez cezalı. Başka bir eksikleri yok.

Real için bu kadar eksik varken Benzema'nın maça yetiştirilip yetiştirilmeyeceği en önemli nokta. Salonda çalışıyor. Dizinde problem var. Aslında maça yetiştirilmesi mucize olarak görülmekte. Keza Coentrao da 3-4 biten Schalke maçından beri forma giymedi. Marcelo'nun yerine sol bekte Arbeloa'nın görev yapması olası. Benzema da oynamazsa Ancelotti'nin kafasında 4-4-2 ile şu 11 var; 
Casillas; Carvajal, Varane, Ramos, Arbeloa(Coentrao); James, Toni Kross, Illara, Isco; Ronaldo, Chicharito. 

Bu 11'de soru işareti yaratacak fazlasıyla oyuncu var. Son iki lig maçında iyi oynayan bir Chicharito olmasına rağmen Atletico gibi bir takımın kademeli defansında kaybolma olasılığı çok yüksek. Diğer yandan Ronaldo forvet bölgesinde oynadığında stoperlerin arasında sıkışabiliyor. Son haftaların en formda ismi, bu maç için de bana göre Real'in tek umudu James olarak gözükmekte. James hücum organizasyonlarında Real'i rahatlatan bir oyuncu. Sakatlığından sonra 11'e dönmesiyle öndeki 3'lünün besleyicisi olmaya tekrar başladı. İlk maçta özellikle ilk yarıda Atletico'ya karşı büyük üstünlük kuran Real Madrid'in, ön plana çıkan oyuncularındandı. Bu maçta Bale'nin yerine sağ açıkta görev yapması olası gözüküyor. Formda bir dönemde olduğu için hücumun hangi bölgesinde oynarsa oynasın iyi olacağını düşünüyorum. Ancak Atletico öyle bir takım ki bir yada iki kişinin kişisel performanslarıyla yenilmiyorlar. 

Diğer yandan Bale ve Benzema'nın olmaması ve yerlerine oynayacak oyuncuların kısa olması Real'i bu maçta hem savunmada hem de hücumda dezavantajlı pozisyona sokabilir. 

Atletico'ya gelirsek, ilk maçta ilk yarıda Real'in baskısı karşısında topu çıkarmakta zorlandılar. Eminim ki Simeone kendi yarı alanından çıkamayacakları bir ilk yarı kurgusu yapmadı. Bu yüzden sahaya Mandzukic ile çıktı. Aklında olan kendi takımının Real'i ceza sahasına hapsedeceği, Manzukic'in ceza alanında indireceği toplarla kısa oyuncuları ile gol bulacağı yönündeydi. Bu kadar mahkum ve gömülü oynamak zorunda kaldıkları ilk yarıda topu karşı alana geçirmek için Mandzukic'e gelen uzun topları takımında tutamadı Hırvat forvet. Griezmann topu kendi ceza alanından çıkardığı anlarda ise gözü hep Mandzukic'te olmasına rağmen forvet oyuncusunun koşularını göremedi. İlk yarıda bu şekilde oynamak zorunda kalan Atletico için Torres'in sahada olması daha verimli bir ilk yarı geçirmelerine neden olabilirdi. Bu maçta Simeone Torres'li bir 11'le sahaya çıkarak, kontratağı ve golü hedefleyeceğini gösterecektir. 

İlk maçın kaliteli ve taktisyel oynayan iki takımına karşın sınıfta kalan ve oyuna hakkını veremeyen sahadaki tek varlık hakemdi. Hakem Mazic az kart gösteren bir hakemdir evet. Ama ben az kart gösteren bir hakemim diye de sahada olan futbol dışı şeylere göz yumamazsın. 5 sarı kartın çıktığı karşılaşmada en az 5 sarı kart daha ve net 2 kırmızı kart daha olmalıydı. Bu maçın hakemi ise Alman hakem Felix Brych. Brych sertliğe prim vermeyecek, gördüğünü çalan ve sarı kart göstermekten imtina etmeyen bir hakemdir. İlk maça bakarak, bu maçın da dengede gitmesi halinde kırmızı kart olasılığını da yüksek gördüğümü söylemeliyim.

Yarına biraz daha şekillenebilecek 11'ler ile son karar verilebilir. Bugünden fikirlerim bu yönde.